6 Şubat günü meydana gelen deprem felaketi hakkında açıklamada bulunan Cumhuriyet Halk Partisi Susurluk İlçe Başkanı Bekir Barut, inşaat sektöründe yürütülen yanlış politikanın çok sayıda can aldığını belitti.
Türkiye’de can kaybının 41 bini aştığı deprem felaketinde binlerce evin neredeyse toz duman olması, hükümetin yürüttüğü politikayla ilgili tartışmalara yol açıyor. 6 Şubat günü yaşanan deprem felaketinin herkesi çok üzdüğünü belirten Cumhuriyet Halk Partisi Susurluk İlçe Başkanı Bekir Barut, “Son günlerde yaşanan bu felaketin en büyük sorumluları ülke yönetimini elinde tutan iktidardır. Şimdi bu iktidarların yanlışlarından kaynaklanan deprem felaketiyle karşı karşıyayız. Doğu ve Güneydoğu tarafında uzun süredir büyük bir deprem yaşanmadı ve ilerleyen sürede biriken enerjinin atılacağı ön görülüyordu. Bu konuda ne bölgesel ne de ulusal anlamda hükümetin bir tedbiri olmadı maalesef. 30 yıldır yaşanmayan ve beklenilen depremler için ilgili araştırmalar veya taramalar yapılmadı. Bu konuda hükümet sınıfta kaldı.” dedi.
“KENDİ HATALARINI VATANDAŞA ATTILAR”
“Deprem ülkemizin bir gerçeği ancak bu kadar zarar görmemizin sebebi imar affının çıkarılmasıdır.” diye konuşan Barut, “İmar affı kanunundan faydalanan binaların incelenmesi gerekiyordu. Herkes rant peşinde olduğu için sahillerde veya eski binalarda eğer imar affından faydalanıyorsa bir ekip kurularak denetlenmesi gerekiyordu. Denetleme sonucu binanın durumuna göre imar affı verilmeliydi. Hükümet para toplama davasına insanların imar affını kullanarak yaşanmayacak evlerde yaşamalarına göz yumdu. Bu felaketin ardından suçu da imar affından yararlanan vatandaşa attılar. Daha sonra hükümet olarak bizim bunda bir eksikliğimiz yok’a getirdiler.” ifadelerine yer verdi.
“RÜŞVETİN ADI YAPI DENETİM OLDU”
Yanlış yönetilmenin cezasının ağır olduğunu sözlerine ekleyen Barut, “Hükümetim bütçesinde çok miktarda açık olduğu için para bulmaları gerekiyordu ve böyle bir yola girdiler. Kaçak kat çıkmış binaya bile imar affıyla yaşanabilir denildi. Örneğin kişinin yıllardır oturduğu bina çok katlı, son katları kaçak, 1999 depreminden sonra olduğu için hiç bir denetime tabi tutulmamış. Müteahhitlerde para gitmesin diye malzemeden kaçıyor. 99 dan sonra ki denetimlerde rüşvetin adı değiştirilerek yapı denetimine çevrildi. Firmalar hiç bir zaman dört dörtlük bir inşaat ortaya koymadı. İmza atılıyor paralar alınıyor ve sonrasında hiç bir denetim olmuyor.” şeklinde konuştu.
“BU VİCDAN MESELESİ OLMALI PARA DEĞİL”
Yapı denetimlerin belediyelere verilmesi gerektiğinin altını çizen Başkan Barut, bu bölümle belediyede ki fen işlerinin ilgilenmesi gerektiğini ve inşaat işinin resmiyete dökülmesinin daha doğru olacağını belirtti. İnşaat mühendislerinin inşaata bile gitmeden imza atabildiğini vurgulayan Barut, “Denetim şirketleri para kazanmanın yolunda. Ama bu görev belediyeye verilse aynı şartlarda özel şirketlerin aldığı komisyonu belediyeler alsa, her belediye kendi bünyesinde organize çalışsa inşaat sektörünün daha sağlıklı ilerleyeceğini düşünüyorum. Yani diyaloglar müteahhit vatandaş arasında kalınca herkes parasına bakıyor vatandaşta sorgulamıyor. Bunun vicdan meselesi olması lazım.” diye konuştu.
“ÖZEL BİRİMLER AÇILARAK, DENETİMLER OLMALI”
Para kazanmanın dışında insani düşünmenin önemini anlatan Barut, bu gibi işlerde çalışanların vicdan sahibi olması gerektiğinden bahsederek şu ifadelere yer verdi, “İnşaat işi resmi kurumlara bırakılmalı kaymakamlık, belediye gibi yerlerde özel birimler açılmalı. Hatta bu birimlerde başka bir birim tarafından denetlenmeli. Yapıların sağlam olması hepimiz için çok önemli. Çocuklar, aileler sevdiklerimiz ölmesin, insan olarak vicdanlarımız sızlıyor. Mesela yeni okuldan mezun olmuş inşaat mühendisleri hemen işe başlamamalı, önce iki yıllık bir çalışma hayatında bilgilenerek sonra imza atabilir konuma getirilmelidir.”
“GÜVENİN ÖNEMİNİ BİR KEZ DAHA ANLADIK”
CHP İlçe Örgütü depremin ilk gününden itibaren gerekeni yaparak il teşkilatından ve genel merkezden gelen çağrılarla yardım toplama çalışmalarını yürüttü. Susurluk İlçe binasında başlatılan çalışmalar hakkında da bilgi veren Barut, “Halkımızın bize getirdiği yardımları kendi üyemiz olsun veya olmasın ihtiyaç sahiplerine ilettik. Devletin Kızılay’ına ve AFAD’ına güvenmedikleri için bizim aracılığımızla yardım yapmak istediler. Güven çerçevesinde, gelen tüm yardımları toplayarak il merkeziyle beraber Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesine gönderdik. Tırlarımızın ulaşmasıyla, insanlara saygılı bir şekilde dağıtıldı ve kanıt olması amacıyla da görüntüye alındı. Yani şüpheye de mahal vermeden yardımlar yerine ulaştırıldı ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu. Ayrıca Barut konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “Bu son depremle beraber güvenmenin ne kadar önemli olduğunu gördük. Susurluk’ta 99 öncesinde ki yüksek binaların biran önce kontrol edilmesi gerekiyor. Özellikle bazı binalar sulak arazilere yapıldığı için kontrolden geçmesi gerekiyor. Eğer bir şirket olarak parayı alıyorsan en iyi şekilde yapman lazım.”
News
